-
Yazaradmin
-
Yorumlar0 Yorum
-
Kategori
Devlet tarafından devlet memurlarının bazılarına tanınmış olan lojman hakkının sorunsuz bir şekilde sürdürülebilmesi ve sonlandırılması için zamanında boşaltma konusunda da titiz davranılmalıdır. Oturumunuzu sürdürdüğünüz lojmanı zamanında boşaltmak da önemli hak ve sorumluluklar içerisinde yer almaktadır. Lojman zamanında boşaltılmadığı takdirde idari yaptırımlara kadar gidecek bir dizi işlem söz konusu olacaktır. Lojmandan ayrılmayan memura idare tarafından para cezası yaptırımı uygulanmaktadır. Memurların oturdukları lojmanları yasal süre içerisinde boşaltmadıkları durumlarda idare ile hangi olumsuz durumlarla karşı karşıya kalabilecekleri konusunda bilgilenmelisiniz. Boşaltma tarihinde boşaltılmayan lojmanlar için memur tarafından devlete ödenmesi gereken bedel bulunmaktadır. Bu bedelin ödenmesi gerektiğini ifade eden herhangi bir kanunun olup olmadığı hakkında bilgiye yazımızın içeriğinden erişebilirsiniz.
Devlet memurlarından bazılarına tanınan lojman hakkının varlığı kadar lojmanı zamanında boşaltmak da önemli bir hak ve sorumluluk içerisinde yer alıyor. Zamanında boşaltılmayan lojman konusu İdareye kadar gidecek bir dizi yazışma ve resmi irtibatlar zorunluluğunu beraberinde getiriyor. Lojmandan ayrılmadığı için İdare tarafından para cezasına çarptırılan Emniyet müdürünün yaşadıkları ve hukuk mücadelesi bizleri bu konuda aydınlatacaktır. Memurların oturdukları lojmanları yasal süre içerisinde boşaltmamaları durumunda idare ile hangi konularda karşı karşıya kalabileceklerini bilmeleri oldukça yararlıdır.
Tarihinde boşaltılmayan lojmanlar için lojman işgaliye bedelinin memur tarafından devlete ödenmesi gerektiğini ifade eden herhangi bir kanun bulunmakta mıdır? Ali ÜNAL isimli emniyet müdürü zamanında boşaltmadığı lojmanından dolayı yüksek miktarda işgaliye bedelini ödemesi konusunda tebligatla karşılaştı ve üstelik ödemesi gereken ücretin de kira bedelinin yaklaşık dört katı kadar olduğunu öğrendi.
Kanun Ne Diyor
Bunun üzerine ÜNAL Danıştay’a kanun hakkındaki yürütmenin aleyhine dava açtı. Dava dilekçesinde ise kanunda olmayan yetkinin yönetmeliklerle idareye tanınmayacağı üzerinde duruldu. Avukatı Emin KELEŞ aracılığıyla açtığı dava Danıştay tarafından incelendi.
Sonuç
Danıştay 5. Dairesi kararda davacıyı haklı bularak ödetilen işgaliye bedelinin Ünal’a geri ödenmesine hükmetti. İçişleri bakanlığı bu kararı temyize götürdü. Tekrar incelenen tutanaklar sonucunda Danıştay İdari Dava Daireler Kurulu hükmünde herhangi bir değişikliğe gitmedi. Bu kararla birlikte memurlar tarafından konutlar boşaltılmadığı zaman İdarenin memura işgaliye bedeli ödetme yetkisinin olamayacağı mahkeme kararıyla onanmış oldu.
İdarenin alacağı kararlarda yasalara uymasının bir zorunluluk olduğu daha aydın bir şekilde ortaya çıkmış oldu. Yasalara aykırı yönetmeliklerin geçerliliklerinin olamayacağı veya bir gün mutlaka kanuna takılacakları da anlaşılmış oldu. Bununla birlikte tüm memurların ve lojman hakkını kullanan devlet memurlarının hak ve ödevlerini iyi bir şekilde öğrenmeleri ve takip etmelerinin de bir sorumluluk olduğu anlaşıldı. Çünkü gereksiz talepler ya da davalar hem zamandan hem de ülkemizin yoğun gündemi içinde üst üste gelen gereksiz oyalanmalar olarak enerji harcanmasına sebep olmaktadır.
Bununla birlikte İdarenin de alacağı kararlardan önce kanun ve yasaların bu konularda ne söylediğine bakmaları gerektiği aksi bir durumda kararına aykırı hükümlerle muhatap olacağını unutmaması gerekmektedir.
Yorum Yap Cevabı iptal et
Son Yorumlar
- 2019 – Kimyager Maaşları için Bülent
- 2019 – İnfaz Koruma Memuru Maaşları için Yaşar Akkurt